Yatırım alan işletmelerin vergilendirilmesi girişimcileri nasıl etkileyecek?
Hande Berkan
Geçen yıl yatırım yapan ve emisyon primi alan işletmeleri etkileyecek ek vergi kararı Resmi Gazete’de yayımlandı. 2022 yılında emisyon primi ile yatırım alan işletmeler yüzde 10 vergi ödeyecek.
Yatırımcılar ve girişimciler, Resmi Gazete’de yayımlanan ‘Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’ ile getirilen ve yatırım alan teşebbüslerin de ödemekle yükümlü olacağı yeni ek verginin bu yönde olacağı görüşündeler. , Türkiye’deki işletme ve yatırımları olumsuz etkileyecektir.
Teknoloji dünyasının girişimcileri ve yatırımcıları, yeni verginin girişimcilik ekosistemine etkilerini Bloomberg HT için değerlendirdi.
“Beklenmeyen vergi düzenlemeleri yabancı yatırımcıyı tedirgin ediyor”
Finberg Yönetim Kurulu Üyesi ve yatırımcı İhsan Elgin, öngörülemeyen ve ani vergilerin her zaman girişimcilik ekosistemine zarar verdiğini söyledi. İhsan Elgin, “Bu kararın girişimcilik dünyasına bu kadar zarar vereceğinin farkında değildik sanırım. Yıllardır büyüme çabası içinde olan girişimcilik ekosisteminin az sayıda yatırım almış işletmelerin bölgesel rekabette büyümek için kullanacağı sermayenin vergilendirilmesi stratejik olarak doğru bir saldırı değildir. Çünkü bu bir gelir değil. Aslında yeni kurulan işletmeler ilk etapta kar amacı güden yapılar bile değildir. Bu tür beklenmedik düzenlemeler yabancı yatırımcıları her zaman tedirgin etmektedir. Çünkü yatırmış olduğunuz miktarın bariz bir oranı birden işletme bütçesinden çıkmakta ve vergilere gitmektedir. Öngörülemeyen gelişmeler piyasalara güven vermiyor.”
“Vergiler, start-up’ların merkezlerini yatırımcı dostu ülkelere taşımasına neden oluyor”
Comodif CEO’su ve TÜBİSAD Yönetim Kurulu Üyesi Girişimci Serdar Urçar, yatırım alan işletmelere uygulanan yüzde 10’luk verginin start-up’ların merkezini girişimcilere cazip koşullar sağlayan Avrupa’daki ülkelere kaydırabileceğinden endişe duyduğunu dile getirdi. . Comodif CEO’su Urçar, “Bu ek vergi, erken aşamada olan start-up ve scale-up’ları, yani çekirdek öncesi yatırımları olumsuz etkileyecek. Bu vergi, yatırım yapılan, start-up teknoloji şirketlerinin ömrünü kısaltabilir. Çünkü yatırım alındıktan sonra bu paranın bir kısmı insan kaynaklarına, bir kısmı pazarlamaya ve değerli bir kısmı da işlerin geliştirilmesine harcanmaktadır. Bugün getirilen bu vergi, yatırımı alan işletmelerin faaliyetlerini sekteye uğratacaktır. Bu vergilendirme, yatırım türüne girecek işletmelerin aynı zamanda yatırım yapmasını zorlaştıracak bir karardır.”
Serdar Urçar “Bu vergilendirme start-up’ların Türkiye’deki merkezlerini Hollanda, İngiltere, Almanya, Estonya, Malta gibi start-up dostu, cazip ve esnek koşullar sunan ülkelere taşımalarına neden oluyor. Söz konusu ek vergi uygulaması yurt dışında şirket kurma taleplerini artırabilecektir. Vergilendirme, Türkiye’deki girişimcilik ekosistemini olumsuz etkileyen bir unsur olacak” dedi.
“Şirketlerin sürdürülebilir olması için bu vergi hatasının düzeltilmesi gerekiyor”
Türkiye Bilişim Vakfı ve Boğaziçi Ventures Yönetim Kurulu Üyesi Barış Özistek, bazı işletmelerin bu vergiyi ödeyecek nakitlerinin bile olmamasından dolayı önemli mağduriyetlerin olacağını, şirket kurucuları ve üyelerinin idare meclisinin vergi cezalarına tabi olacaktır. Barış Özistek vergilendirmeyle ilgili olarak, “Emisyon primlerinde yüzde 10 vergi konusu ne yazık ki Türk işletme ekosistemini derinden yaralayan ve uzun vadeli tahribata yol açan bir karardır. Emisyon primi dediğimiz şey aslında sermayedir. Bu kararla sermaye üzerinden vergi alınır. Teknoloji işletmeleri bu durumdan olumsuz etkilenecektir. Türkiye’den ve yurt dışından şirketlerine yatırım alan, teknoloji geliştiren ve bu süreçte herhangi bir gelir elde etmeden aldığı yatırımları doğal olarak teknoloji geliştirmek için istihdam ettiği ekiplere aktaran işletmeler, kalan paranın değerli bir kısmını ödemekle karşı karşıya kalıyor. kasaları vergi olarak. Bazı işletmelerin kasalarında bu vergiyi ödeyecek nakit bulunmaması, önemli mağduriyetlerin ortaya çıkacağı ve şirket kurucuları ile yönetim kurulu üyelerinin vergi cezaları ile karşılaşacağı söz konusu olacaktır.
“Teknoloji girişimlerini Türkiye’de tutmak zorlaşacak”
Konuyu örneklendirerek anlatan Özistek, “Bir işletme yaptığı yatırımın yüzde 10’unu vergi olarak ödediğinde aslında 5 aylık ömür 3 aya iniyor demektir. Türkiye Bilişim Vakfı, TÜBİSAD, TÜSİAD ve Girişimcilik Vakfı olarak farklı ortamlarda örneklerle konuyu dile getirdik, hatta TBV ve TÜSİAD’dan ortak basın açıklamasıyla konunun hassasiyetine dikkat çektik. Dile getirilen en büyük güçlük, yatırımcıların sermaye vergisi geldikten sonra Türkiye’deki teknoloji şirketlerine yatırım yapmaktan çekinmesi ve Türk şirketlerinin yurtdışına çıkması için ısrar etmesiydi. Teknoloji işletmelerinin yurtdışına taşınması veya yurt dışına taşınması çok kolaydır. Bu vergiden sonra bu firmaları Türkiye’de tutmamız çok zor olabilir. Uzun yıllar süren çabalar ve devletin sağladığı teşvikler sonucunda milyarlarca doları aşan bilişim ihracatını kaybedebiliriz. Ben şahsen çıkarılan verginin amacının işletmelere gelen yatırım yani sermaye üzerinden vergi almak olduğunu düşünmüyorum. Bu hata mutlaka düzeltilecektir, aksi takdirde teknoloji girişimlerinin ve yatırım ekosisteminin gelişiminin durması, hatta gerilemesi kaçınılmazdır. Vergilerden dolayı iflas eden, maaşlarını ödeyemeyen, alelacele yurt dışına taşınan firmaları duyuyoruz ve böyle bir şey olmadan önce bir çözüm bulunacağına eminim.” uyardı.
Kesinleşen yeni vergi bu yıl iki aşamada ödenecek. Kâr veya zarar gözetmeksizin tüm işletmeleri bağlayan bu karar sonucunda vergi, nisan ve ağustos aylarında eşit taksitler halinde ödenecek.